Atölye Çalışmaları
HİDROLİK AKÜMLATÖRLERİN SEÇİMİ VE SİMÜLASYONU
(ASP- AKÜMULATÖR SEÇİM PROGRAMI)
Gürbüz KANÇAL / - HYDAC
Hidrolik sistemlerin, mühendislik hesabı yoğun ürünlerinden bir tanesidir akümülatörler. Ülkemizde hidrolik sistem dizaynı yapan mühendisler; birçok akümülatör kullanılabilecek uygulamada daha büyük pompa ve motor kullanarak çözümler üretmektedir. Kimi zamanda seçilen akümülatörler yanlış olduğu için, sistemler istenildiği gibi çalışmamaktadır. Yapılan seçim hataları, kullanılan akümülatörlerin çabuk arızalanmasına, hidrolik duruşların ve iş kayıplarının artmasına neden olmaktadır.
Yurtdışından gelen bir çok hidrolik sistemin üzerinde akümülatörler vardır. Örneğin demir-çelik sektöründe pistonlu ve balonlu akümülatörler, plastik enjeksiyon makinelerinde balonlu akümülatörler, hidrolik enerji santrallerinde pistonlu akümülatörler, iş makinalarında ve tarım makinalarında diyaframlı akümülatörler sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. İşletmelerde çalışan bakım görevlileri akümülatörlerin genel kontrolü hakkında yeterli eğitime sahip olmadıkları için, akümülatörler doğru olarak kontrol edilememekte, bu ise akümülatörlerin arıza sıklığını ve yedek parça kullanımı artırmaktadır. Özellikle yağ temizliğine önem verilmediği zaman; diğer tüm hidrolik ürünlerde olduğu gibi, bu ürünlerin de arıza çıkarma riski çok artmaktadır.
Yapılan hataların bedeli; ilk yatırım ve yedek parça maliyeti olarak; en önemlisi iş kaybı olarak son kullanıcı tarafından ödendiği için, akümülatörler işletmeler tarafından sevilmeyen ürünler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir çok son kullanıcı akümülatör kullanmadığı için yüksek ilk yatırım ve enerji maliyetleri ile karşılaşmaktadır. Bu durum işletmelerin rekabet gücünü azaltan, işletmelerde görülen bir çok hata zincirlerinde, sadece küçük bir halkadır.
Oysa akümülatörler birçok uygulamada enerji tasarrufu sağlayan, sistemleri sadeleştiren ve sistemin ekonomik ömrünü artıran ürünlerdir. Bu atölye çalışmasında genel olarak akümülatörler ve seçimde kullanılan formüller hakkında kapsamlı bilgi verilecektir.
1. Akümülatörlere Genel Bakış
2. Akümülatörlerin Kullanım Yerleri
3. Hidrolik Akümülatörlerin Çeşitleri ve Seçimi
3.1. Çalışma Kriterlerinin Tanımlanması
3.2. Gazlarda Hal Değişimi
3.2.1. İzokorik Hal Değişimi
3.2.2. İzotermal Hal Değişimi
3.2.3. Adyabatik Hal Değişimi
3.2.4. Politropik Hal Değişimi
3.3. Akümülatör Büyüklüğünün Belirlenmesi
3.4. İdeal Gaz Karakteristiğinde Sapmalar
3.5. Tasarım Yöntemleri
3.6. Genel Kullanım İçin Akümülatör Tipinin Seçimi
3.6.1. Diyafram Akümülatör
3.6.2. Balonlu Akümülatörler
3.6.3. Pistonlu Akümülatörler
4. ASP Akümülatör Seçim Programı
4.1. ASP İle Hesaplamalar
4.2. ASP İle Simülasyonlar
HİDROLİK SİSTEMLERDE ISI YÖNETİMİ
Mark KEEN / HYDAC SA (İsviçre)
Hidrolik sistemlerde sürekli bir enerji dönüşümü vardır. Elektrik motorunda elektrik enerjisi hareket enerjisine dönüşür ve bu kaplin vasıtasıyla pompaya iletilir. Pompa vasıtasıyla hareket enerjisi hidrolik enerjiye dönüştürülür. Bu hidrolik enerjinin basıncı, debisi ve yönü kontrol elemanları ile sağlanır. Sonunda bu hidrolik enerji hidrolik kullanıcılarda tekrar hareket enerjisine dönüşür. Silindirler ile doğrusal hareketler, itme çekme kuvvetleri; hidro-motorlar ile dönme hareketi, moment elde edilir. Hidrolik sistemdeki bu enerji dönüşümlerinde ve kontrol elemanlarında karşımıza çıkan ise ISI dır.
Sistemde oluşan ISI yağın sıcaklığını arttırır ve yağın viskozitesi düşer. Yağ viskozitesinin azalması kaçakların artmasına neden olur. Kaçakların artması sıcaklığı daha da arttırır ve sistem çalışmaz hale gelir. Yağın viskozitesinin düşmesi yağ filminin kopmasına ve aşınmalara neden olur. Buda hidrolik komponentlerin arızalanmasına ve sistemin durmasına sebep verir.
Hidrolik sistemlerde oluşan ISI‘yı azaltmanın yöntemi sisteme uygun soğutucular kullanmaktır.
Bu atölye çalışmasında hidrolik sistemlerde ısının nasıl oluştuğu ve bu ısının nasıl hesaplanacağı açıklanacaktır.
Hidrolik sistemde oluşan ısıyı sistemden almak için gerekli olan yağ soğutucu tipleri (havalı tip soğutucular, sulu tip soğutucular, buzdolabı prensibiyle çalışan soğutucular, takım tezgahları için özel tip soğutucular) avantaj ve dezavantajları ile birlikte sunulacaktır.
Çeşitli uygulama örnekleri gösterilecektir: endüstriyel hidrolik sistemler,mobil hidrolik sistemler, yağlama sistemleri, takım tezgahları.
Elbetteki doğru soğutucu seçimi için gerekli seçim kriter ve hesapları katılımcılara aktarılacaktır.
İŞ MAKİNALARINDA HİDROLİK DİREK-SİYON SİSTEMLERİNİN UYGULAMALARI
Jurgen Jasche/ EATON - VICKERS
Eaton patentli Versa Steer teknoloji bir direksiyon ünitesi içersinde bütünleşmiş seçilebilir dual direksiyon sistemleri (modları) vasıtasıyla operatöre fonksiyonel kullanım olanağı sağlamaktadır. Eaton 10 ve 20 serisi Versa Steer direksiyon kontrol üniteleri yorulmayı (fatigue) azaltarak verimi %95 se-viyesinin üzerine çıkartabilmekte ve bu sayede hem üretim gücünü hem de operatörün iş gücü potansiyelini artırmaktadır.
Bir kompakt direksiyon ünitesi, metered streering ve quick streering olarak adlandırılan operatör tarafından seçilebilir dual direksiyon sistemlerini (modlarını) içermektedir. Metered streeing modu güç kayıplarının meydana geldiği durumlarda direksiyonun kontrolünü sağlamaktadır. Quick steering modu ise hızlı dönüşlerde çevrim sayısını ve harcanan gücü azaltmaktadır. Traktörler, süpürücüler, motor greyder, teleskopik tutucular ve damperli kamyonlar başlıca kullanım alanlarıdır. Bu atölye çalışmasında iş makinalarında kullanılan hidrolik direksiyonların önemini vurgulamak amacıyla Versa Steer sistemlerin avantajları ve dezavantajlarını gelecekte ne tür uygulamaların yapılacağı hakkında kapsamlı bilgi verilecektir.
ORBİT MOTORLAR
Jurgen Jasche/ EATON - VICKERS
Char-Lynn Orbit motor olarak adlandırılan Eaton gerotor motorlar, düşük devirde yüksek tork üretilmesi amacıyla geliştirilmiştir.Teknolojideki son gelişmeler, gerotor tip motorlarda daha küçük bir gövde ile daha yüksek basınç , devir ve tork değerlerinin elde edilmesini sağlamıştır ve böylece verimin artmasına neden olmuştur. Gerotor motorlarda 3000 Nm‘ye kadar sürekli çalışma basıncı torklarına ulaşmak mümkündür. Daha sonra geroler tip motorlar geliştirilmiştir. Geroler element içeren bu motorlar, yüksek kalkma ve çalışma momentine sahiptir. Geroler element sürtünmeyi minimuma indirir ve böylece çok düşük hızlarda bile verim yüksek olur. Ayrıca daha iyi performans ve daha uzun ömür sağlar. En yeni geroler motor T serisidir ve geroler teknolojisindeki en son yenilikleri içermektedir.
Genel amaçlı kullanılan Eaton gerotor ve geroler motorlar; plastik enjeksiyon makinalarında, plastik şişirme ve poşet makinalarında, zirai araçlarda, denizcilikte, balıkçı teknelerinde, tekstil makinalarında, özel amaçlı yapılan makinalarda, iş makinaları ve mobil araçlarda yaygın olarak kullanılmaktadır.
Bu atölye çalışmasında iş makinalarında ve takım tezgahla-rında gerator ve geroler hidromotorların kullanım alanları avantaj ve dezavantajların hangi uygulamada ne tür hidro-motorun kullanılacağı hakkında detaylı bilgi sunulacaktır.
TEKNOLOJİLERDE VALF ADALARININ YERİ VE AVANTAJLARI
Mert ÖZGÜRPINAR / FESTO
-
Valf adasının tanımı, çeşitleri
-
Kullanım alanları ve örnekler
-
Montaj kolaylığı, zaman tasarrufu
-
Devreye alma kolaylığı
-
İşletme esnasında hızlı arıza bulma ve giderme
-
Seri haberleşmeye uygunluğu ve avantajları
-
Görselliği arttırması
-
Robotic Uygulamalar
-
Genişlemeye açık olması
Bu atölye çalışmasında PLC kontrolör içeren bir valf adası ile pnömatik bir sistemin kontrolü uygulamalı olarak katılımcılara tanıtılacaktır.
SERVO PNÖMATİK İLE POZİSYONLAMA TEKNİĞİ
Fikret Kemal AKYÜZ / FESTO
-
Kullanılan Elemanlar
-
Sistemin genel Yapısı
-
Kontrol elemanları
-
Avantajları
-
Uygulama Alanları
Bu atölye çalışmasında Servo pnömatik ile pozisyonlama tekniği uygulamaları katılımcılara tanıtılacaktır.
PNÖMATİK SİSTEMLERİN OTOMASYONA UYUMU
Francesco FIORINA / METALWORK
Pnömatik sistemlerde kullanılan ekipmanlar, gelişen teknolojik üretim şekilleri ile birlikte otomasyonun ön plana çıktığı günümüzde , konvansiyonel pnömatik ekipmanlarla taleplere karşılık veremez duruma gelmiştir,
Artık pnömatik sistemlerin kullanım şartları, montaj ve demontaj kolaylığı ile minimum bakım gerektiren, kompakt, moduler yapıya sahip olan, esnek tasarım imkanı sağlayan ekipmanlara gereksinim duymaktadır.
Yapılacak olan atölye çalışmasında otomasyona yönelik sistem gereksinimlerini karşılayan çoklu işleve sahip ekipmanların komple aynı yapı içerisine entegre edilmesiyle oluşan yeni tasarım ürünleri ele alınacaktır.
Bu entegrasyonu Şartlandırıcı gruplarında, valflerde ve hat tipi pnömatik komponentlerde uygulanması ve bunun kullanıcıya sağlayacağı faydalar ele alınacaktır,
Şartlandırıcı gruplarında, tasarım ödülüne sahip, hava hazırlama komponentlerinin tümünü aynı gövde üzerinde entegre bir yapı içerisinde sunan tamamen yeni bir hava hazırlama üniteleri detayları ile ele alınacaktır,
Valf adalarını işlendiği kısımda ise, elektronik sistemlerin entegrasyonu ile moduler ve kompakt yapıya sahip, yeni valf grupları tanıtılacaktır. Sistem tasarımlarında entegrasyonun getirmiş olduğu esneklik avantajı ile değişik kombinasyonların sağlayacağı faydalar üzerinde durulacaktır,
Hat üstü kullanılan pnömatik ekipmanlardaki dizayn kriterlerinin değişikliği ile pnömatik sistemlere kazandırılan montaj kolaylığı açıklanacaktır,
kriterlerinin değişikliği ile pnömatik sistemlere kazandırılan montaj kolaylığı açıklanacaktır,
ABKANT PRESLERDE ORANSAL KONTROLLÜ VALFLER VASITASI İLE KONUM KONTROLÜ
Selçuk ÖZKUL / HİDREL
Saç bükme işlemlerinde kullanılan Abkant preslerde daha evvel programlanmış değişik parçaların imalatı "CNC" teknikleri kullanılarak çok seri bir şekilde yapılabilmektedir.
Bu atölye çalışmasında "CNC" kontrollü bir abkant pres paralellik elde edebilmek için kullanılan oransal kontrollü valflerin detaylı çalışma prensipleri anlatılacak, presin hidrolik devreleri üzerinde açıklamalar verilecektir.
Ayrıca hidrolik sistemi kontrol eden"ESA-GV" marka elektronik kontrol cihazının çalışma prensipleri ve kullanılan programları hakkında cihaz üzerinde uygulamalı çalışmalar yapılarak bilgi verilecek, katılanların programlama denemeleri yapmaları sağlanacaktır.
Bu atölye çalışmasında hidrolik bir makinada oransal teknolojisi kullanılarak belli programlar sayesinde nasıl konum kontrolü yapılabildiğini tatbiki olarak gösterilecektir.
VAKUM TEKNOLOJİSİNDE SON GELİŞMELER
Selçuk ÖZKUL / HİDREL
Günümüzde fabrika otomasyonu maliyetleri düşürmek ve kaliteyi arttırmak için elzem bir konu olarak karsımıza çıkmaktadır.
Bu atölye çalışmasında, fabrikalarda malzeme nakli ve üretim otomasyonlarında, enerji tasarruflu vakum sistemlerinin kullanılması hakkında bilgi verilecektir.
"PIAB" firmasının yeni geliştirdiği vakum platformları hakkında uygulamalı bilgi verilecek,ayrıca günlük kullanımda uygulama sahaları detaylı bir şekilde anlatılacaktır.
Ayrıca vakum ile hareket ettirilecek malzemelerin cinsine göre kullanılacak vakum vantuzlarının seçimi de tatbiki olarak sunulacaktır.
Ulusal sanayimizin uzak doğu rekabetine her gecen gün daha fazla maruz kaldığı günümüzde,otomasyon teknikleri kullanılarak, rekabetçi gücümüzün korunması ve arttırılması için neler yapılabileceği anlatılacak ve tartışılacaktır.
HİDROLİK SİSTEMLERİN PROJELENDİ-RİLMESİNDE DİNAMİK GEREKSİNİMLERİN ETKİLERİ VE
ORANSAL VALF SEÇİMİNDE KULLANILAN HESAPLAMA YÖNTEMLERİ
Friedel Liedhegener / BOSCH REXROTH A.G.
Hidrolik sistemler yay-kütle sistemleridir ve bir dış etki sonucu belirli bir frekansta (doğal frekans) salınım yaparlar. Günümüzde hidrolik teknolojisindeki eğilimler daha iyi sızdırmazlık elemanları kullanarak sızıntının azaltılması, daha iyi malzemelerle sürtünmenin azaltılması, kayıpların azaltılarak verimliliğinin artırılması yönündedir. Enerjinin daha verimli kullanılabilmesi için atılan bu adımlar aynı zamanda hidrolik tahriklerdeki sönümleme değerlerini de azaltmaktadır. Sönümleme, her bir çevrimde sistemden atılan depolanmış enerji miktarını belirler. Sistemlerin doğal frekans ve sönümleme değerleri açık ve kapalı devre sistemlerin dinamik kapasitelerini belirleyen faktörlerdir. Hidrolik sistemlerde sönümleme değerleri düşüktür (ζ= 0,15 - 0,35) bu yüzden salınıma meyillidirler. Bir sistemin dinamik gereksinimleri, ihtiyaç duyulan ivme/yavaşlama değerleri ile tanımlanır. Yaklaşık bir hesapla ivme/yavaşlama değerleri 1G‘nin üzerinde olan sistemler yüksek performanslı/dinamikli sistemlerdir.
Bu çalışmada dinamik sistemlerdeki doğal frekans hesaplamaları, sönümleme değerlerinin iyileştirme yöntemleri (ζ ≈ 0,7), oransal valf seçim kriterleri incelenecektir. Ayrıca valf kontrollü sistemlerle pompa kontrollü sistemler verimlilik yönünden karşılaştırılacaktır.