1 MAYIS KUTLANDI...

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.

1 Mayıs tüm yurtta coşkuyla kutlandı.

TMMOB ve bağlı Odalar örgütlü bulundukları heryerde düzenlenen mitinglere katıldı.

Ankara Tandoğan Meydanında düzenlenen mitingde konuşan TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet SOĞANCI, emek ve demokrasi mücadelesinde mimar ve mühendislerin üzerlerine düşen görevleri yerine getireceğini söyledi.

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı şunları söyledi:

Bu ülkenin aydınlık yürekli, aydınlık beyinli, yiğit insanları. Hoş geldiniz.

"Düşmesin bizimle yola, evinde ağlayanların gözyaşlarını, ağır bir zincir halkası gibi boynunda taşıyanlar, bıraksın peşimizi, kendi yüreğinin kabuğunda yaşayanlar." diyenler hoş geldiniz.

İşçiler, kamu çalışanları, yüreği emekten ve insanlıktan yana atanlar, hoş geldiniz.

"Bu gün dostların arasındayız güneşin sofrasındayız" demeye geldiniz.

"Demeğe de dilim varmıyor ama, kabahatin çoğu senin be canım kardeşim" demeye geldiniz.

"Bu gün 1 Mayıs. İşçinin emekçinin bayram günüdür." demeye geldiniz.

"Bu gün 1 Mayıs. Birlik, mücadele, dayanışma günüdür." demeye geldiniz

Türkiye‘nin dört bir yanında 1 Mayıs alanlarını özgürleştirmeye geldiniz.

Hoş geldiniz.

Dostlar,

Bu alanlar sizinle özgürleşiyor. Şimdi buna her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.

Derlenip dürülmesin bayraklar, safları sıklaştırın çocuklar. Bu kavga küresel saldırıya karşı küresel direnişin ifadesidir. Dik durun çocuklar.

Bugün dünyada sermayenin küresel saldırısı iki yönlü işletiliyor: Birincisi sermayenin hareket alanını genişletmek için devlet yapılarının yeniden düzenlenmesi, ikincisi bu düzenlemeyi yapmayan yapamayan ülkelere açık saldırı. Irak ve Türkiye bugün bu işleyişin iki örneğidir. ABD, Irak‘ta açık işgalle küreselleşme sürecini işletirken, Türkiye yeni yasal düzenlemelerle sisteme dahil ediliyor.

Sermayenin küreselleşmesi dünya halklarına; barış, adalet, kardeşlik, özgürlük değil, aksine daha fazla yoksulluk, daha fazla işsizlik, daha fazla açlık, daha fazla savaş ve daha fazla ölüm getirdi. Küreselleşme en çıplak haliyle bugün Venezüella‘dadır, Ortadoğu‘dadır, Irak‘tadır; küreselleşme en çıplak haliyle bugün Türkiye‘de emeğin aleyhine çıkarılan yasalardadır.

Ülkemizde son yasama döneminde de gerçekleştirilen yasal düzenlemelerin çoğu sermayenin küreselleşmesinin gereksinimleri doğrultusundadır. Yapılan, ülkenin bütün olarak uluslararası sermayenin rant alanı haline getirilmesinin olanaklarını yaratmaktır. Yapılan emeğe ve demokrasiye karşı savaş açmaktır.

Siyasal iktidar, reform uygulamaları adı altında IMF ve Dünya Bankası programlarını hayata geçirmeye devam ediyor.

Biz biliyoruz:

IMF ve Dünya Bankası programları emeğin, çalışanın, emekçinin, yoksulun ve bu ülkenin halkının programı değildir. Bu program özelleştirmelerin, soygunun, talanın, sermayenin programıdır.

Sevgili arkadaşlar,

Bu iktidarın uygulamaları, emekçiye, asgari ücretle çalışana, emekliye, işsize, esnafa ve köylüye karşıdır. Bu iktidar, sistem mağdurlarının sayısını arttırmaktadır.

Siyasal iktidarı uyarıyoruz:

Bu programdan vazgeçin. "Reform" adı altında, insanımızın geleceğini karartmayın, yoksulluğun içine itmeyin.

Özelleştirmelere devam ediyorsunuz. 20 yıldır bu ülkede özelleştirmelerin hangi yıkımları gerçekleştirdiğini görmediniz mi? Özelleştirme uygulamalarının aslında talan uygulaması olduğunu bilmiyor musunuz?

Sizi uyarıyoruz!

Sağlık hizmetlerini, piyasa koşullarına bırakmayınız. Sağlık en doğal insan hakkıdır.

Genel Sağlık Sigorta yasanız, paran kadar sağlık sigortası demektir.

Emeklilik Yasanız, mezarda emeklilik demektir.

Temel Sağlık Yasanız, hastanın müşteri, hastanenin sağlık işletmesine dönüştürülmesidir.

Kamu Yönetimi Yasanız, vatandaşın müşteri, ülkenin pazar haline getirilmesidir.

Kamu Personel Yasanız, iş güvencesiz, performansa göre sözleşmeli çalışma demektir.

Yerel Yönetim Yasanız, yerelleşerek hizmetlerin özelleştirmesi demektir.

Bunlarla bu ülkede tam bir sosyal-ekonomik yıkım yapıyorsunuz.

Siyasal iktidarı uyarıyoruz.

ABD emperyalizminin yüzyılın felaketi olduğunu bilmiyor musunuz?

ABD emperyalizminin insanlığın başına gelen, gelmiş geçmiş en büyük bela olduğunu bilmiyor musunuz?

Iraktaki işgalinin ikinci yılında sonuç ortada. Yüz binin üzerinde Iraklı öldü. Binlerce Iraklı çocuğun artık yürek atışları yok. Bunun sorumlusunun ABD emperyalizmi olduğunu bilmiyor musunuz?

Siyasal iktidarı bir kez daha uyarıyoruz: ABD emperyalizmi ile girdiğiniz her türlü ilişkiyi bitirin. İncirliği derhal kapatın.

Sevgili dostlar,

Biz barış, eşitlik ve özgürlük istiyoruz.

Biz, barışın, demokrasinin ve insan haklarının yerleşmediği bir ülkede emekçilerin haklarının korunmasının olanaklı olmadığını biliyoruz.

Bugün, emekten ve demokrasiden yana bütün güçlerin küresel sermayenin yasalarla, bombalarla dünyada emekçilere karşı giriştiği savaşa karşı durmanın zamanıdır.

Bugün, siyasal iktidarın çıkarmaya çalışacağı yasalara karşı ‘emek‘ten yana olmanın zamanıdır.

Bugün Irak‘ta, Filistin‘de yaşanan katliamlara karşı tüm dünyadaki barış ve demokrasi güçleri ile birlikte yan yana durmanın zamanıdır.

Bu gün "küresel saldırıya karşı küresel direniş" deme zamanıdır.

Bu gün hep birlikte "kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz" deme zamanıdır.